Telefon ilk icat edildiği andan itibaren sevdiklerimizle, tanıdıklarımızla iletişim kurmamızı sağlamaktadır. İlk çıktığı zamanlarda boyut olarak oldukça büyük ve ağır olan bu cihaz zaman içerisinde gelişti ve artık günümüzde cebimizde taşıyabileceğimiz boyutlara ulaştı. Dolayısıyla da ilk zamanlar sadece evlerde kullanılan telefonlar cep telefonu olarak kullanılmaya başlandıklarından itibaren bulunduğumuz her yerden kullanılır hale geldi. Dilediğimiz yerden dilediğimiz zaman iletişim kurmamıza yarayan bu cep telefonları ise kısa zamanda son derece büyük değişiklikler yaşadı. Cep telefonları ilk ortaya çıktıkları zaman büyük boyları ve devasa antenleri ile üretilmekteydi. Ancak sonraki aşamalarda zamanla önce telefonların boyutları küçüldü ve artık bu telefonlar antensiz olarak üretilmeye başlandı.

Günümüze geldiğimizdeyse cep telefonlarının altın çağının yaşandığını söylemeliyiz. Çünkü dokunmatik ekranlı telefonların üretilmesiyle birlikte cep telefonu teknolojisi çağ atladı. Adına ‘akıllı telefon’ denilen ve bilgisayarlar gibi işletim sistemleri aracılığıyla çalışan bu cep telefonları tüm dünyada o kadar sevildi ki kısa zamanda hemen herkes tarafından kullanılmaya başlandı. Akıllı telefon denilen bu telefonlar içindeki sistemler sayesinde yüklenebilecek uygulamalar ile bizlerin hayatını son derece kolaylaştırmaktadır. Çünkü bu telefonlara yükleyeceğimiz uygulamalar sayesinde bankacılık işlemlerimizi, alışverişlerimizi ve buna benzer birçok işimizi çok hızlı bir şekilde gerçekleştirebiliyoruz. Bu nedenle de akıllı telefonlar dünya genelinde bir anda yayıldı ve artık tuş takımı ile çalışan telefonlar tarih oldu.

Bünyesinde barındırdığı birçok uygulama ile göz dolduran bu akıllı telefonlar ile birlikte telefonlarda kullanılan kameraların özellikleri de son derece gelişti ve artık cep telefonlarımız ile fotoğraf makinesi ayarında fotoğraflar çekebiliyoruz. Yine bu akıllı telefonların dokunmatik ekran teknolojisi ile üretilmesi sonucunda ekran görselleri de inanılmaz bir biçimde gelişti. Akıllı telefonlarda kullanılan ekranlardaki görsel özellikler sayesinde oldukça berrak ve net bir ekran görüntüsü elde edilmiş oldu.

Akıllı telefonların tüm bu saydığım özellikleri birçok insan tarafından yoğun bir şekilde kullanılmaktadır. Ancak akıllı telefonlarla ilgili olarak herkesin şikâyetçi olduğu ancak bir türlü çözülemeyen bir sorun vardır. Bu sorun da akıllı telefonların pil sorunudur. Çünkü pili en uzun giden akıllı telefonların bile şarjı gün içerisinde bitmektedir. Çünkü akıllı telefonlarda kullanılan ekran görüntüleri, işlemciler ve internet kullanımı pilin şarjının kısa zaman içerisinde bitmesine neden olmaktadır. Bu nedenle de insanlar artık her yere şarj cihazları ile gitmektedir. Öyle ki insanlar şarjsız kalmasın diye otogarlarda, tren istasyonlarında hatta büfelerde bile şarj noktaları oluşturulmuştur. Hatta artık günümüzde akıllı telefonları şarj edebilmek için taşınabilir dolu şarj depoları bile satılmaya başlamıştır. Kısacası akıllı telefonlardaki pil ve şarj sorunu çözüm bekleyen bir konudur.

Şu anda mevcut akıllı telefonlar arasında şarjı en uzun süre dayanabilen telefon Lenovo S860 telefonudur. Bu telefon sahip olduğu 4000 mAh batarya ile 16 saate varan kullanım imkânı sunmaktadır. Ancak akıllı telefonlar arasında şarjı en fazla giden telefonun bile şarjının 24 saat dolmadan bitiyor olması bu telefonlardaki pil sorununun hangi boyutlarda olduğunu göstermektedir. Yaşadığımız çağda artık cep telefonları insanların her dakika ellerinin altında duran ve insanlar tarafından günün her dakikasında kullanılan cihazlardır. Bu nedenle de cep telefonlarının şarj probleminin kısa zaman içerisinde çözülmesi gerekmektedir. Akıllı telefonlar açısından konuşacak olursak bu telefonların şarjının en az 2 gün gitmesi gerekir. Yani gün içerisinde şarjı bitmeyen akıllı telefon pillerinin üretilmesi gerekir. Son dönemlerde akıllı telefonlardaki bu pil sorununu çözebilmek için bazı çalışmalar yapılsa da şimdilik bu soruna ilişkin bir çözüm ortaya konuş değildir.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz