Teknoloji Sende – Sıkıntılarımız bazen çözemeyeceğimiz bir noktada ağır bir yük haline gelir. İşte bu noktada “sorun çözme becerisini geliştirmede destek veriyoruz” diyen Klinik Psikolog Merve Yalçınay aktüelpsikolji.com’da hangi durumlarda ve ne zaman psikoloğa gitmemiz gerektiğiniz anlattı.
“Hep yetişmemiz gereken bir yer, yapmamız gereken bir iş ve halletmemiz gereken bir sürü durum vardır. İşler hiç bitmez ve üst üste gelir.
Hep rahat bir nefes almak isteriz ama çoğu zaman fırsat bulamayız. Bazen hayat tempomuz o kadar yoğundur ki kendimize zaman ayıramadığımızı bile fark edemeyiz. Bir süre sonra tüm bu koşturmaca bize her zamanki işlermiş gibi gelir ve kanıksarız. Kendimize zaman ayırmak normal bir durum değil de bir lüksmüş gibi gelmeye başlar. Ve kendimizden uzaklaştığımızı fark etmeyiz.
Peki, yorulduğumuzu ne zaman anlarız? Çoğu zaman yorulduğumuzu vücudumuzun bize gönderdiği sinyallerden anlarız. “Neden boynum bu kadar ağrıyor ki benim?” “Midem de bayadır çok kötü, acaba yediğim bir şey mi dokunuyor?” “Başımda ne zamandır bir ağrı var, geçmek bilmedi.” gibi bedenimiz bize birçok belirti gösterir. Aklımıza tüm bunların sebebi olarak ilk fiziksel bir sorun olup olmadığı gelir. Ancak ruhsal olarak yorulmuş olabileceğimize çok ihtimal vermeyiz.
Ya da bazılarımızın aklına gelir ve “kesin psikolojik bu” der ve geçiştiririz. Aslında tüm bu belirtiler sizin ruhsal olarak ne kadar yorulduğunuzu ve artık kendinizle ilgilenmeye başlamanızı söylüyor olabilir. Psikologlar kimdir? Öncelikle psikolog kim değildir sorusuna cevap vermek isterim.
Psikologlar, bir bakışta insanların kişilik yapılarını çözebilen, zihin okuyabilen, her durumun en “doğrusunu” bilen, size öğüt verecek ve tek seansta tüm derdinize derman olabilecek kişiler değillerdir. Aksine psikolog, danışanın (genellikle destek için gelen kişilere danışan deriz) getirdiği sorunları dikkatli bir şekilde dinleyen, yine danışanın verdiği bilgiler doğrultusunda bu sorunların altında yatan sebepleri araştıran, sorunun sebebi olabileceği düşünülen alanlar üzerinde belirli teknikler (psikolojide farklı yaklaşımlar vardır.
Her psikolog kendi benimsediği yaklaşımın tekniklerini kullanır) ile sorunun çözülmesine yol gösteren ve en önemlisi danışana getirdiği sorun doğrultusunda sorun çözme becerilerini geliştirmede destek veren kişidir. Belki de en önemli nokta tamda burası. Danışanın, getirdiği sorunlar hakkında farkındalık kazanmasını ve sorunu çözümlemesinin yanı sıra kişinin uzun süreli fayda görmesini sağlayan unsur olarak benzer durumlar ile karşılaştığında kendisinin çözüm üretebilmesini sağlamaktır.
Hangi zamanlarda psikologların hayatımızda olmaları iyi gelir? Bu soruyu bundan birkaç sene önce insanlara sorsak eminim “delirince, olmayan sesler duyunca.” gibi değişik cevaplar alabilirdik. Ama artık bu düşünce kalıplarının yıkılmaya başladığını görüyoruz.
Herkes bir psikoloğa gidebileceğini ve yardım alabileceğini biliyor. Psikoloğa gitmeyi düşünebileceğiniz alanlar, hemen ilk akıllara gelen depresyon, panik bozukluk, fobiler, yeme bozuklukları, travmalar, cinsel bozukluklar olabileceği gibi aşağıdaki sebepler de olabilir: **Yaşadığınız sorunların günlük hayatınızı, ilişkilerinizi, iş yaşamınızı sıkıntıya sokması ve bu sorunların günlük rutin işlere konsantre olmanıza engel olması, **Benzer sorunları sık sık yaşadığınızı fark ettiğiniz ve uyguladığınız çözüm yollarının tam işe yaramadığını hissettiğiniz durumlar, **Duygusal açıdan iyi hissetmediği ve her zamanki haline göre farklılıklar hissettiği durumlarda olabilir.
**Yani kısacası, genel hayatınızı eskisi gibi işlevsel olarak sürdürmenize engel olabilecek herhangi bir durum psikoloğa başvurmak için geçerli bir nedendir. Psikolog ile her şeyi konuşabilir miyim veya anlattıklarım gizli kalır mı? Bir psikolog ile görüşmeye başladığınızda istediğiniz her konuda paylaşımda bulunabilirsiniz. Anlattıklarınız ise kesinlikle seans odasında kalacaktır! Gizlilik, psikoterapide en önemli etik kuraldır. Psikoterapi süreci ne kadar sürer? Bunun tek bir cevabı yoktur.
Psikoloğun terapi yaklaşımına ve danışana (getirdiği problemin derinliği. vs.) göre değişiklik gösterebilir. Kimse ömür boyu terapiye gitmek istemez. Hiçbir psikolog da bunu hedeflemez. Amaç her zaman sorunun çözümüdür. Dolayısıyla sorun ne kadar zamanda çözüm bulursa seanslar o zaman tamamlanır. Bunun bilgisi de her zaman danışanlara verilir. Dolayısıyla, mesele öncelikle kendimizi dinlememiz ile başlar.
Ardından, eğer bir sorunumuz olduğunu düşünüyorsak, bu durum ile baş edip edemediğimize bakarız. Bir sonraki adımı düşünmeye başladığımızda ise önümüzde iki seçenek vardır: ilki, kendimizi sorunların akışına bırakmak ve aynı döngü içinde dönüp durmak ikincisi, destek istemek ve kendimiz için bir şeyler yapmaya karar vermek.
Teknoloji Sende